Yazılımların, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (aşağıda “FSEK” olarak ifade edilecektir) Kapsamında korunması ile ilgili bir önceki yazımızda, hukuki korumanın sınırsız olmadığına değindik ve korumanın kapsamını ele aldık (https://gemicioglu.av.tr/yazilimlarin-fikir-ve-sanat-eserleri-kanunu-kapsaminda-korunmasi/). Bu yazımızda ise yazılımların hak sahipliği konusu ele alınacaktır.

FSEK m. 8 uyarınca, bir eseri meydana getiren gerçek kişi(ler) o eserin hak sahipleridir.

Bir yazılımı birden fazla kişinin meydana getirmesi mümkündür. Eserin üretilmesi ile doğrudan faaliyeti olan kişiler yazılım üzerinde iştirak halinde (birlikte) malik olmakta ve ortak karar alarak yazılım üzerinde tasarruf edebilmektedirler. FSEK m.10/3 uyarınca “Bir eserin vücuda getirilmesinde yapılan teknik hizmetler veya teferruata ait yardımlar, iştirake esas teşkil etmez”. Daha açık bir ifade ile yazılımın üretilmesinde doğrudan üretim faaliyeti olmayan kişiler ortak olmazlar.

Peki tüzel kişiler eser sahibi olabilir mi? Tüzel kişiler bir fikri çaba içerisinde olmadığı için eser sahibi olamazlar ancak eser üzerindeki mali hakların sahibi olabilirler[1]. Bu aşamada oldukça önemli bir madde olan FSEK m.18’e değinmek istiyorum. Bu madde uyarınca, aralarındaki özel sözleşmeden veya işin mahiyetinden aksi anlaşılmadıkça; memur, hizmetli ve işçilerin işlerini görürken meydana getirdikleri eserler üzerindeki haklar bunları çalıştıran veya tayin edenlerce kullanılır. Tüzel kişilerin uzuvları hakkında da bu kural uygulanır. Buna göre çalışanların bir işveren için ürettiği yazılımların mali hakları işverene ait olmaktadır. Bununla birlikte önemli bir konu da dışarıdan freelance olarak çalıştırılan yazılımcıların durumudur. Bu durumda bir iş sözleşmesi olmadığı için hak sahibi yazılımı yazan şahıs olmaktadır. Şayet fikri hakların devrine yönelik bir sözleşme yapılmazsa hak sahipliği yazılımı yazan şahsa ait olmaktadır. Bu konu girişim şirketlerinde sıkça rastlanan bir sorun olmaktadır.

Tüzel kişilerin eser sahibi olamayacağı yönünde yukarıda yer verilen görüş, teknolojik gelişmeler sonucu, özellikle yapay zekâ ile yazılım üretilmesi faaliyeti ile tartışmalı hale gelebilir zira bu durumda yazılımı üreten bir kişi değil yapay zekadır. Bu konu yazımız kapsamı ve amacı dışında farklı bir tartışma konusudur, bilahare ele alınacaktır.

Yazılımlar ile ilgili bir sonraki yazımızda yazılımların üzerindeki mali ve manevi haklara, açık kaynak kodlarına ve yazılım lisanslarına ve yazılımların devrine değineceğiz.

Detaylı sorularınız için Gemicioğlu Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.

Gemicioğlu Hukuk Bürosu

Av. Dr. Bora Gemicioğlu

 

[1] Ünal Tekinalp; Fikri Mülkiyet Hukuku, Vedat Kitapçılık, 5. Basım, İstanbul, 2012, s.144 ; Pelin Özkaya; Refik Samet, Yazılım Ürünlerinin Telif Hukuku Kapsamında Korunması, Uluslararası Bilgi Güvenliği Mühendisliği Dergisi, C.6, No. 1, s. 17-34, s.23.